27 Mayıs 2009 Çarşamba

Sen ki bana çok yakınsın


Bugün, güneş doğmadı.sanki yanı başıma gümbürdedi hayat bana doğru,gelemedim sana o kadar yoğun bir şekilde kalbimin hissizliğine dokundum ki, içimdeki kırgınlıklar yer etti... duvarlara karşı sessiz kalmayı başardı yine...içimdeki derin başlangıç noktaları,bir bana bir sana doğru gidip geldi. Bütün anlamsızlıklar,sanki bir geliş, gidiş hapsini sonlandırmak yerine, çok uzağa kaymaya başladı. başlangıçların sona gideceğini şimdiden hayal ederken ben,son yerine yeni yeni başlangıçlar türemeye başladı.

Sessizlik istedim. İğrenti geldi ...belki bu kadar hassasiyet bütün ilgilerin beni uzağa çekmesini istedim kaybolmak istedim kendi çığlıklarımda,saçma gereksiz bir şekilde yok olmak derecesinde öldürmek istedim ;bütün fonksiyonlarımı kendi kendimin cinayetine sebebiyet vermek istedim.Ruhsuz olmak varken ruhlu olmamayı tercih ettim,duygularımı benliğim yerine geçmemesini sağlamak yerine, bendeki düşünce boşluklarını takıntılarının sadece bencilce düşünceden ibaret olduğunu gördüm,görmeme gibi bir şansım yoktu ve de olamayacaktı.Belki çok geçti ,belkide çok erken, neden buradayız?..neden bütün boşluklarıma şuan bir cevap verme mecburiyeti içindeyim..Bizler ,sizler belki benim gibi değilsiniz ama ben hep bir boşluğun içinde yuvarlanmaktayım,kendimi bulmaya çalışmaktayım... çözümsüzlüğün noktasında ne isteğimi biliyorken aklımın bazen beni bir karışıklık içinde yuvarlanmama sebep oluyor,yada her seferinde bilerek yuvarlıyorum, kendimdeki bütün olumlu hallerimi bile sürdürüyorum her şeyin peşinden,içimdeki ruhsuzlukların,boşluklarla dolu olduğu bir bedenim bazen bazen de aşk dolu bir kadın oluyorum sessizliğim artıyor .. içimdeki kadın, bana doğru geliyor ve ben oluyor..Sense bedenimdeki orgazmların akışına neden olup, bütün benliğimle sana doru gelip, var olup aynı anda yok olmayı istiyor...

1 Comment:

  1. Melih said...
    Her zaman ki gibi 10 numero olmuş.

Post a Comment